Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü Perşembe günü yaptığı açıklamada, küresel ekonominin bu yıl beklenen yavaşlamadan kaçınmasının muhtemel olduğunu ancak Orta Doğu’daki çatışmalarda tırmanma olması ile petrol fiyatlarının keskin bir şekilde yükselmesi halinde önemli bir gerileme yaşayabileceğini söyledi.
Paris merkezli araştırma kuruluşu, dünya ekonomisinin görünümüne ilişkin üç aylık raporunda bu yıl ve gelecek yıl için büyüme tahminlerini yükseltti. Daha önce %2,9’luk bir genişleme öngören ve 2023’e göre bir yavaşlamaya işaret eden küresel mal ve hizmet üretiminin, 2024’te %3,1 oranında artmasını bekliyor. Rapor, 2025 yılında büyümenin %3,2’ye yükseleceğini öngörüyor.
Beklenenden daha güçlü büyümeye rağmen OECD, enflasyonun, önde gelen merkez bankalarının hedeflediği oranlara düşme eğiliminde olduğunu ve bu yılın ilerleyen dönemlerinde borçlanma maliyetlerinde indirimlerin önünü açacağını söyledi.
Enflasyonda yaşanan yükseliş, büyük bir iş gücü kaybı olmadan dizginlenebilecek gibi görünüyor
Ancak COVID-19 salgını ve Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından enflasyonda yaşanan yükselişin dizginlenmesi, OECD’nin birçok ülkede işsizlik oranlarının rekor düşük seviyelere yakın kalacağını tahmin etmesi nedeniyle büyük bir istihdam kaybı olmadan başarılacak gibi görünüyor.
OECD’nin baş ekonomisti Clare Lombardelli, “Zafer ilan etmezdim ama bu kesinlikle biz de dahil olmak üzere insanların korktuğundan daha az acı verici bir şekilde gerçekleşiyor.” dedi.
Ancak OECD, küresel ekonominin parlak görünümünün Orta Doğu’daki çatışmaların genişlemesiyle bozulacağı uyarısında bulundu.
OECD ekonomistleri, geçiş yollarında daha ciddi bir kesintinin, petrol fiyatlarını, tahminlerinde varsayılan 85 doların %25 üzerine çıkarması halinde, küresel ekonominin büyüme oranının yüzde 0,4 puan düşeceğini, enflasyon oranlarının yüzde 1 puan artacağını ve merkez bankalarının temel faiz oranlarını yüzde yarım puan yükselteceğini hesaplıyor.
Küresel ekonomideki şaşırtıcı gücün büyük bir kısmı, OECD’nin daha önce %2,1’lik bir genişleme öngördüğü ABD’de bu yıl %2,6’lık bir büyüme öngörmesinden kaynaklanıyor. Kısmen hükümet harcamalarından kaynaklanan bu güç, beklenenden daha sıcak bir dizi enflasyon okumasına yol açtı ancak OECD hâlâ Federal Rezerv’in 2024’te kilit faiz oranını düşürmesini bekliyor.
Lombardelli, “Enflasyonun düştüğünü ve Fed’in yıl sonuna kadar gevşemeye başlayacağını görüyoruz. Oldukça fazla belirsizlik var.” dedi.
Fed Başkanı Jerome Powell Çarşamba günü, faiz oranlarının kısıtlayıcı olduğu ve enflasyonun muhtemelen düşüşünü sürdüreceği görüşüne bağlı kalarak Merkez Bankasının seçeneklerini açık tutmaya çalıştı.
Küresel ekonomi beklenenden daha iyi görünse de hükümet borçları ile enflasyondaki artış yine de endişe verici
OECD; merkez bankalarının, faiz oranlarını bir süre daha talebi soğutmaya devam edecek seviyelerde belirlemesi gerektiğini söylerken indirim için çok uzun süre beklemenin, büyümeyi aşırı derecede zayıflatabileceği ve enflasyonu hedefin altına itebileceği uyarısında bulundu.
Avrupa Merkez Bankasının şu anda %4 olan ana faiz oranını, gelecek yılın sonuna kadar %2,5’e düşüreceği tahmin edilirken Japonya Merkez Bankasının da aynı dönemde ana faiz oranını %0,75’e yükseltmesi bekleniyor.
OECD ayrıca Çin için büyüme tahminini, hükümetten daha fazla teşvik beklentisiyle, daha önceki %4,7’den bu yıl %4,9’a yükseltti. Komünist Parti’nin seçkin Politbürosu, Salı günü yaptığı toplantıda borçlanma maliyetlerinin daha da düşürülebileceğini ve emlak piyasasına yeni yardımlar yapılabileceğini ima etti. Hükümetin %5’lik bir büyüme hedefi var.
Lombardelli, “Ekonomiye destek sağlayacakları konusunda çok netler, bu da daha iyimser olmamızın nedenlerinden biri.” dedi.
Ancak küresel ekonomi, enflasyondaki artıştan beklenenden daha iyi bir şekilde çıkma yolunda olsa da OECD, pandemi sırasında hükümetlerin biriktirdiği büyük borçların ve enflasyon artışının endişe verici olduğunu söyledi.
Lombardelli, “Hükümetler yaşlanan nüfus, iklim değişikliğinin azaltılması ve savunma ihtiyaçları nedeniyle artan borç ve artan harcama taleplerini ele almalıdır. Artan borç-hizmet maliyetleri mali sürdürülebilirliği daha da kötüleştiriyor.” dedi.
OECD, ECB politika faizinin 2025 sonunda yüzde 2,5, BoJ politika faizinin 2025 sonunda yüzde 0,75 ve Fed politika faizinin 2025 sonunda yüzde 3,75-4,0 olmasını bekliyor.
Foreks Haber Merkezi
