Haber

Ekrem İmamoğlu’ndan ‘Birleşme’ Çağrısı

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Başkan Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, 591. doğum gününde Fatih Sultan Mehmet’in doğduğu şehir olan Edirne’de vatandaşlarla buluştu. 2017 yılında ortaya çıkan Millet İttifakı’nın mimarının 13’üncü Cumhurbaşkanlığı adayı Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu belirten İmamoğlu, “Bizlere yoldaşlık etmiş ÂLÂ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e teşekkür ediyorum. Genel Önder bu yola çıktığı andan itibaren onunla bu yolda kararlı adımlarla yürümektedir. Teşekkür ederim.

Daha sonra bu ülkenin farklı siyasi görüşlerinden insanları bir araya getirip konuşarak altı partiden oluşan bir Millet İttifakı kuruldu. Bu ittifakın dışında, demokrasinin temeli olan ve ülkedeki adaletsizlik ve hukuksuzluğun sona ermesini sağlayan başka siyasi görüşler ve partiler de var. Birleşmek zorundayız.

Birliğin gücünü, ortada olmanın gücünü, hep birlikte ülkemize hissettirmeliyiz. ‘Ben bu birlikteliğin dışında kalıp gücümü göstereceğim’ diyen herkes yanılıyor. Diğerinin ekmeğine yağ sürer. Demokrasi istemeyen bir oburdur. Biz demokrasi istiyoruz. Milletin ittifakını istiyoruz. Onun için birliğimizi genişletelim. Birliğin gücünü artıralım” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) başkanı ve Millet İttifakı’nın başkan yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, 30 Mart 1432’de Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti Edirne’de doğdu ve 29 Mayıs 1453’te İstanbul’u fethetti. , 21 yaşındayken. 591. doğum gününde eşi Dr. Dilek İmamoğlu ile Edirne’yi ziyaret etti. Çok sayıda vatandaş tarafından karşılanan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ve eşi Esra Çevik Gürkan ile İmamoğlu çiftine Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ve Adalar Belediye Başkanı Fazilet Gül eşlik etti. İmamoğlu çiftinin Edirne’deki ilk durağı Edirne Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi Salonu oldu. Millet İttifakı, Edirne il ve ilçe teşkilatlarının katılımıyla Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte bir konuşma yapan İmamoğlu, kentin sembol bölgelerinden Saraçlar Caddesi’nde vatandaşlar ve esnafla bir araya geldi.

“BÜTÜN TÜRKİYE’Yİ ZİYARET ETMEYE BAŞLIYORUM”

İmamoğlu, Fatih Sultan Mehmet’in 591. doğum günü için Edirne Belediyesi tarafından cadde üzerine konumlandırılan platforma vatandaşların yoğun ilgisi altında zar zor ulaştı. Askeri bando gösterisinin ardından eşi Dr. İmamoğlu ile el ele vatandaşları karşılayan İmamoğlu, sokağı dolduran coşkulu kalabalığa bir konuşma yaptı. İmamoğlu’nun konuşmasının manşetleri şöyle oldu:

“Türkiye’nin her yerini gezmeye başlıyorum. Fatih Sultan Mehmet’in doğum gününde Edirne’de olmak, İstanbul’u Osmanlı İmparatorluğu’na başkent yapan Fatih Sultan Mehmet’in evladı olarak İstanbul Belediye Başkanı olarak Edirne’de sizlerle birlikte olmak, sizler için dünyanın en mutlu anlarından biridir. Ben. Fatih Sultan Mehmet’i iyi anlarsak bugünü de iyi anlayabiliriz. O dönemde Fatih Sultan Mehmed’in ne dediğini yeterince bilseydik, bugün bu topraklardaki sorumluluğumuzu daha iyi anlardık. Fatih Sultan Mehmet entelektüel bir insandır. Fatih Sultan Mehmet, halkını hiçbir inançtan ayırmayan, yüzyıllar önce hükmettiği topraklarda muhtemelen laikliği yaşatmış bir fikir padişahıdır. O zamanlar dil bilen, sanata önem veren, dünyanın farklı ülkeleri ile bağlar kuran muhteşem bir şahsiyetti. Bugün muhterem Önderim (Recep Gürkan) buraya gelmeden önce yaptığı bir konuşmada o hoca kimliğiyle çok hoş bir hatırlatmada bulundu. dedi; O sıralarda Fatih Sultan Mehmed ülkeyi yönetenlere sormuş, ‘Bir kişinin dini, inancı, orucu veya namazı var mıdır; ona sorma O insana; Aç mısın yoksa tok musun? Ona sor. Bugün nasıl uyuyor? Herkesin kendi inancı vardır. Demek ki; bu sorular, Yaradan’ın soruları.

“ALLAH ONLARI EVİMİZDEN UZAK EYLESİN…”

“Bu ülkenin neresinde doğmuş olursa olsun; Doğuda, batıda, güneyde, kuzeyde… Bütün gençlerimizin çok güzel bir hayat yaşamasını istiyorum. Sen de çok istemiyor musun? Ramazan ayında hep güzel şeyler dileyelim. Mesela ben ramazanda şunu istiyorum: Bağıran, çağıran, insanlarla ağır ağır konuşan, insanları üzen, kıran, ortadan, sağdan, soldan ayırıp benden, benden diyen bir hükümdar olsa. Allah onları ülkemizden uzak etsin. Ben geniş yürekli, halkını kucaklayan, siyasi görüşü ne olursa olsun herkese eşit davranan bir insanım. Bir kişiyi nasıl ayırt edebilirim? insanı seviyorum Ben insanı Yaradan için seviyorum. Bu ülkenin ve bu dünyanın her insanını sevmek, inancımızın bize emrettiği şeydir. İşte Ramazan ayında bu duaları ediyorum. Ve dualarımın kabul olacağını söylüyorum. Bunları gerçekleştirmek için çok çalışmalıyız. Bunun olması için bu ülkede görevini iyi yapmayan insanların değişmesi gerekiyor. Bu ülkede birileri bir şey söylüyorsa bunda bir terslik vardır. Bir insan ‘ben her şeyi bilirim’ derse ondan korkarsın. Ne söylediğimi biliyorsun? ben çok zenginim Çünkü 16 milyon insanımın aklından, fikrinden, bilgisinden faydalanmak istiyorum. Ülkemin 86 milyon insanının varlığını zenginlik olarak kabul ediyorum. Umut nerede biliyor musun? Aslında ‘Umut burada’ dediğimde, her birinizin kendisini işaret etmesini istiyorum. Unutma sen benim umudumsun. Bu ülkenin umudu 86 milyon nüfusudur.”

“GERİMİ SİZE BIRAKTIM SEVGİLİ GENÇ”

“Bu ülkenin gençlerinin hayallerini Edirne’nin ötesine taşımasını istiyorum. Bu ülkenin gençlerinin hayallerini bu ülkede gerçekleştirmelerini istiyorum. Evet, ülkemin gençliği Edirne’yi aşarak tüm dünyaya gitmeli. Başkan adayımız 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ne diyor? ‘Gençlere ücretsiz pasaport vereceğiz. Gençlerden para almayacağız. Herhangi bir ücret talep etmeyeceğiz. Hatta daha rahat seyahat etmeleri ve dünyayı deneyimlemeleri için farklı fırsatlar sunacağız.’ Gençlerimiz evet dünyadan çok şey alacaklar, karnını doyuracaklar ama bu ülkede hayallerini gerçekleştirecekler. Pırıl pırıl gençlerimizin bu ülke için hayallerini gerçekleştirmelerini istiyoruz. Ülkemin geleceği adına neden rahatım biliyor musunuz? Sırtım size dönük sevgili gençler. Sağımızda solumuzda sizin gibi pırıl pırıl gençler var, çocuklarımız var. Onlara çok keyifli bir gelecek sunacağız. Akla, bilime çalışan, kibirden uzak, halkını dinlemeyen, azarlamayan, milletin kıymetini bilen, torpilden uzak, liyakata yakın herkesin demokrasiyi en güçlü hale getirebileceği bir ortam yaratmak… Haklar ve özgürlükler… Üniversitelerimiz; üniversitelerimizde bilimin, sanatın, kültürün, gelişmenin, teknolojinin konuşulduğu, üniversite kapılarında tomların bekletilmediği, üniversitelerdeki hocaların baskı altında tutulduğu bir eğitim ortamı değil, 86 milyonun olduğu bir ülke yaratmaktır. Halkımız, herkesin fikrini özgürce söylediği bu ülkenin vatandaşı olmaktan gurur ve gurur duymaktadır. Bütün bunlar mümkün. Şu anki ortam bize yakışmıyor kardeşim. Doğrusu yakışmıyor.”

“DEMOKRASİ İSTEMEYENLER BAŞKA”

“(Kalabalıktan gelen ‘güç, güç’ sloganları üzerine.) Güç; ama hanedan için güç değil. Kimin için güç? İnsanlar için güç. 86 milyon insanımızın gücü. Milletin gücü Millet İttifakının gücüdür. Şunu unutma. Millet İttifakı size 86 milyon insanımızın gücünü verecek. Bunun için yola çıktı. 2017 yılından itibaren ülkemizde bir demokrasi mücadelesi verilmektedir. Ne yazık ki demokrasiyi aşağı doğru hızlandıran, hak, hukuk ve adaleti ortadan kaldıran anlayışa karşı büyük çaba sarf ediliyor. Bu yolculuğun mimarı, kendi siyasi çıkarları için değil, partisinin ve özellikle parti üyelerinin çıkarları için değil, milletinin çıkarları için birlik olmak üzere yola çıkan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. 2017 yılında bu sürece başlarken bu yolculuğun lideridir. Genel Başkanımızın bu yola çıktığı andan itibaren yol arkadaşı olan, kendisiyle birlikte bu yolda kararlılıkla yürüyen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e de teşekkür ediyorum. Daha sonra bu ülkede altı partiden farklı siyasi görüşlerden insanları bir araya getirip konuşarak bir Millet İttifakı kuruldu. Bu ittifakın dışında demokrasiyi, ülkedeki adaletsizliğin ve hukuksuzluğun sona ermesini savunan başka siyasi görüşler ve partiler de var. Birleşmek zorundayız. Birliğin gücünü, ortada olmanın gücünü, hep birlikte ülkemize hissettirmeliyiz. ‘Ben bu birlikteliğin dışında kalıp kendi gücümü göstereceğim’ diyen herkes yanılıyor. Başkasının ekmeğine yağ sürer. Demokrasi istemeyen bir oburdur. Biz demokrasi istiyoruz. Milletin ittifakını istiyoruz. Onun için birliğimizi genişletelim. Birlik olmanın gücünü büyütelim.”

“SON 10-15 YILLIK KÖTÜ GİDİŞE DUR DEMEYEN BİR DÖNEME BAŞLADIK”

“Dört yıldır İstanbul’dayız. İstanbul’u biz yönetiyoruz. 25 yıllık iktidardan sonra İstanbul’u kazandık ve son 10-15 yılın kötü gidişatına dur diyen bir döneme girdik. Ne dediler? ‘Sosyal çalışmalarınızla ilgili size verilen yardımları kesecekler’ dediler. Bağışları ikiye katladık. ‘Yatırım yapamazlar’ dediler. Geçen yıl temmuz ayında başladık, her gün ‘300 günde 300 proje’ başlatıyoruz. ‘150 günde 150 proje’ idi. Baktım sene sonunda 190 tane bulduk. ‘Arkadaşlar Mayıs’a kadar 300 yapalım mı’ dedim. Meslektaşlarım ‘Yapacağız’ dediler. İşte meslektaşlarım; biri amcamın oğlu, biri halamın kızı, biri damadım, biri gelinim…! İnanmadın değil mi? Biz böyle bir şey yapmayız. Benim meslektaşlarım; Hanımefendiler ve beyefendiler, bunlar bu ülkenin okullarında okumuş, güzel deneyimler yaşamış ve kendi birikimleriyle bir işe girmiş insanlardır. O insanlar da ‘Yapacağız’ dediler. Ben de dedim ki; ‘Kıskananlar çatlasın.’ ‘Yapacağım, yapmayacağım’ demeyeceğiz. Yaptık. Onlar 25 yılda yılda 5 kilometre metro yaptıkları yerde, biz neredeyse 15 kilometre yapıyoruz. İstanbul’un vadilerini kiralık olarak açmadık. İstanbul vadilerini İstanbul’un en güzel parklarına dönüştürüyoruz. İstanbul’da bir anaokulu yoktu. Yüz elli anaokulu açmaya doğru gidiyoruz. İstanbul’da her konuyu ele alan, her sorunu çözen bir yönetim olmak için çalışıyoruz” dedi.

“UYANDIĞINIZDAN UYANIN”

“31 Mart gecesi sandıklardan tebligatları neden kestiler anladınız mı? Anlıyor musunuz? İki seçim arasındaki seçimi neden iptal ettiler? Anlıyor musunuz? Anlıyor musunuz; Neden sandıklarda 3 maçın 2’sini geçerli saymadı da birini saymadılar? Neden biliyor musun? Ne dedi? İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder” dedi. Seni uyandırırlar; onun için. 14 Mayıs’ta sandıkta ne işimiz var? Evinize gönderiyoruz. Hızlı bir şekilde evinize gönderiyoruz. Bu ülkede değişim 15 Mayıs’ta başlıyor. Yeni bir dönem başlıyor, belirleyici bir dönem başlıyor. İyi bir hükümet geliyor. İnsanını önemseyen, nitelikli insanların çalıştığı, emek verdiği bir dönem başlıyor. Çocukların umutla koşturduğu, gençlerin umutla coştuğu bir dönem başlıyor. İnan bana, başaracağız. Ağzında o emzikle buraya gelen bebek için başaracağız. Buraya gelen ya da gelmeyen her vatandaşımız için başaracağız. Ne için biliyor musun? Bu ülke çok güzel. Bu ülkeye yakışan işler yapmalıyız. Biz bu topraklarda bin yılı aşkın devlet geleneğine sahip bir milletiz. Yakışıksız bir dönem gelip geçti. Ama hepimizin eksiklikleri var. Bu hataların tekrarlanmaması için gerçekten güçlü bir sistem oluşturmamız gerekiyor. Geleceğimiz güvence altına alınmalı. Başaracağız. Şimdi uzun değil. Çok çalışacağız, halkımızın gönlüne gireceğiz, oylarını isteyeceğiz. Gerçeğe oy vermelerini sağlamaya çalışacağız. Oy kullansalar da vermeseler de onları adaletin önüne çıkaracağız. Çok az zamanımız var. Çok az zamanda büyük işler yapmalıyız. Motamot Mustafa Kemal Atatürk’ün 10. yılında dediği gibi ‘Kısa zamanda büyük işler başardık’, aynı başarıyı hep birlikte göstermeliyiz. Hepinize çok güveniyoruz. Ramazan ayınız mübarek olsun. Yolumuz açık olsun. Eviniz bereketli olsun. Gençlerimizin yolu açık olsun. Hayatın şenlik içinde geçsin. Hepinizi seviyorum. Her şey çok güzel olacak.”

GÜRKAN: “MİLLİ İTTİFAKI 14 MAYIS’TA İKTİDARA GETİRDİK”

Edirne Belediye Başkanı Gürkan da yaptığı konuşmada “Enez’den Lalapaşa’ya ‘Her şey çok güzel olacak’ mı diyeceğiz? benim kelimem? 14 Mayıs’ta Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13’üncü Cumhurbaşkanı mı yapacağız birinci çeşitte ama birinci çeşitte? Ekrem İmamoğlu’nu başkan yardımcısı mı yapacağız? Söz? Güzel Edirne’m 14 Mayıs’ın bizim için bir anlamı var. 14 Mayıs bahar demektir. 14 Mayıs, bu ülkede hakkın, hukukun ve adaletin yeniden herkes için ama herkes için eşit olarak yaşanması demektir. Demek ki çocuklarımız yurt dışına çıkmasın. Özgürlük adalet demektir, hiçbir çocuk geceleri aç yatmasın demektir. 14 Mayıs’ta ‘Yeter ey söz ehli’ diyoruz. 14 Mayıs’ta Millet İttifakını hep birlikte, hep birlikte iktidara getiriyoruz” dedi. İmamoğlu, vatandaşların yoğun ilgisi altında konuşma yaptığı alandan ayrıldı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu